| 0 yorum ]

Birçok kadının hamileliği ciddi tıbbi sorunlar ya da hayati tehlikeler ortaya çıkmadan geçtiği halde, pek az kişi hiçbir rahatsızlığı olmadan hamileliğini geçirmektedir. Mide bulantısı gibi sorunlar gebeliğin ilk haftalarında daha sık görülür ve genellikle üçüncü ayın sonunda ortadan kalkar. Kanama gibi diğer rahatsızlıklar hamileliğiniz ilerledikçe kötüleşebilir.

Sabah bulantısı, tüm hamile kadınların yaklaşık yarısının gebeliğin ilk 12 haftası boyunca yaşadıkları mide bulantısı ya da kusmayı tanımlamak için kullanılan terimdir. Sabah bulantısı sabahları daha kötü olma eğiliminde olduğu halde, bazı kadınlar gün boyu mide bulantısından şikayet etmektedirler.

Bazı kadınlarda neden mide bulantısı ve kusma olduğu anlaşılamamıştır. Bunun sorumlusu hormonal değişiklikler olabilir. Sabah bulantısı kuşkusuz hoş değildir, ama nadiren tehlikeli olur.

Sabah bulantınız varsa, hiç bir şey yüzde yüz etkili olmadığı halde, mide bulantısı ve kusmayı asgariye indirmek için yapabileceğiniz bazı şeyler vardır. Birçok kadın mide bulantısının mideleri boşken daha şiddetli olduğunu fark eder. Bu nedenle, gün boyunca birçok kez az miktarda yemek yemeye çalışırlar. Bazıları yataklarının baş ucunda krakerler bulundururlar ve sabah kalkmadan önce birkaç kraker atıştırmanın iyi geldiğini söylerler.

Bazı gıdaların kokusunun midenizi bulandırdığını fark edebilirsiniz. Böyle bir durumda, o gıdadan kaçının. Mide bulantısı hissediyorsanız, hafif bir diyeti benimseyin, baharatlı, yağlı ve kızartılmış yemeklerden kaçının.

Özellikle kusuyorsanız bol bol sıvı için. Normal su midenizi rahatsız ediyorsa, meyva suyu ya da gazozları deneyin.

Bazı ilaçlar sorunu ortadan kaldırmada etkilidirler. Ancak birçok doktor, sorun çok vahim değilse mide bulantısı için ilaç vermek istememektedir.

Ancak zaman zaman kusma, hamile bir kadının su kaybetmesine yol açacak kadar ciddi olabilir. Bu durumda kadın genellikle hastaneye yatırılır, kusmaya karşı ilaçlar verilir ve kaybedilen vücut sıvısı damar yoluyla takviye edilmeye çalışılır.

Kabızlık hamilelikte yaygın bir sorundur. Genelde kabızlık çekiyorsanız, hamilelikte sorunun ağırlaştığını fark edebilirsiniz. Bunun nedeni muhtemelen, barsak kasılmalarının ve genişleyen rahmin yolaçtığı basınç nedeniyle barsağın içindekileri çıkarma kabiliyetinin azaltmasıdır.

Sorunu hafifletmek için yapabileceğiniz şeyler vardır. Bol bol sıvı için, her gün egzersiz yapın ve diyetinizin çeşitli meyva (özellikle kuru erik çok yararlıdır), sebze ve az işlenmiş buğday ve kepek gibi tahılları içermesine dikkat edin. Doktorunuza danışmadan müshil almayın.

Göğsünüzün ortasında yanma hissi ve bazen ağzınızda kötü tada neden olan mide yanması, mide asidinin yemek borusunun alt kısmına doğru yükselmesinin sonucudur.

Mideyi yemek borusundan ayıran kas gevşeyip, mide sularının yukarı giderek yemek borusunu tahriş etmelerine olanak sağladığı zaman, bu sorun hamile kadınların hemen hemen yarısında ortaya çıkmaktadır. Hamilelik ilerledikçe kötüleşir, çünkü midenin yeri genişleyen rahmin baskısıyla değişir, bu da içindekilerinin boşaltılmasını geciktirir.

Mide yanması söz konusuysa, sık sık ve az miktarlarda yemek yiyin, bu, fazla asiti almak üzere gıdaların midenizde kalmasını sağlar. Yavaş yavaş yiyin ve yağlı gıdalardan kaçının. Normal veya kafeinsiz kahve mide yanmasını şiddetlendirebilir. Mide yanması düz yattığınızda genellikle kötüleştiği için, doktorunuz yatağınızın başı 10-15 cm yüksek olacak şekilde uyumanızı öğütleyebilir. Ayrıca yatmadan önceki 2 ya da 3 saat yemek yemekten kaçının.

Bu uygulamalar yararlı olmazsa, doktorunuza başvurun; size bir antasit önerebilir.

Sırt ağrısı hamilelikte sık görülür. Sırt ağrısı genellikle yorgun olduğunuzda, çok eğilip kalktığınızda ya da çok fazla yürüdüğünüzde olur.

Hamileyken, bağlarınız daha esnektir, ki bu bebeğinizin doğumu sırasında pelvisin genişlemesini sağlar. Olumsuz etkisi ise eklemlerinizin gerilme ve zedelenmeye daha açık olmasıdır. Hamilelik sırasında, denge merkeziniz değiştiği için, duruşunuz da değişir, ve zaten zedelenmeye açık olan belkemiğinize daha fazla yük biner.

Ağrı genellikle sırtın alt kısmındadır. Bazı kadınlarda siyatik (bacaklara yayılan ağrı) ortaya çıkar. Genişleyen rahmin karın bağlarını germesi nedeniyle, kadınların çoğunda karın ağrısı da olur; yuvarlak bağ ağrısı denilen bu rahatsızlık ikinci üç ayda genellikle daha ağırdır.

Tavsiye edilenden daha fazla kilo almamaya çalışın, çünkü ağırlık sırtınızdaki yükü artırır. Sırt ağrısı, yük mümkün olduğu kadar azaltılarak rahatlatılabilir. Bazen bir gebelik kuşağı yararlı olabilir. Doktorunuz ağrıyı azaltmak için egzersizler de önerebilir. Ağrı çoksa, doktorunuz önemli bir sorun olup olmadığını anlamak için ortopedik bir muayene önerebilir.

Varisler hamilelik ilerledikçe genellikle kötüleşir ve uzun süreler ayakta kalan kadınlarda ve daha yaşlı annelerde daha da belirginleşir. Kalıtım da variste rol oynar.

Tüm hamile kadınların yüzde 20 sinde varis vardır. Rahatsızlık daha önce ortaya çıkma eğilimindedir ve her hamilelikte daha belirgin hale gelir.

Hamile olduğunuzda, kan damarlarınız, bebeğinizin ihtiyaçlarını karşılamak için daha yüksek kan hacmini alabilir olmalıdır. Rahminiz genişler ve bacak toplardamarlarından pelvise kan akışı azalır. Bu bileşim, bacaklarınızdaki toplardamarların şişmesine ve rahatsızlık, hatta acı vermelerine neden otur.

Varisiniz varsa, ayaklarınızı elden geldiği kadar dinlendirin (ve yukarı kaldırın). Bacaklarınızın ya da belinizin çevresini sıkan giysiler giymeyin. Varis çorabı ağrıyı ve şişmeyi rahatlatabilir. Birçok doktor, sabah ilk iş olarak varis çorabınızı giymenizi ve yatağa gidene kadar çıkarmamanızı önerir.

Varisli damarları tedavi etmeye yönelik cerrahi müdahale hamilelik sırasında genellikle önerilmez. Sorun pek seyrek olarak bunu gerekli kılacak kadar ciddidir.

Hemoroidler,(basur) anüs girişindeki toplardamarlar basınç nedeniyle genişledikleri zaman ortaya çıkar. Büyük abdestinizi yaparken zorlandığınız zaman, toplardamarlar anüsten çıkıntı yapabilir ve ağrı ve kaşıntıya yol açabilirler. Genel olarak, hamilelik sırasında kötüleşirler ve sık sık kabızlıkla birlikte ortaya çıkarlar.

Önleme en iyi tedavi yoludur. Kabız olmaktan ve tuvalette zorlanmaktan kaçının.

Bir barsak hareketi sırasında ağrı duyarsanız ve rektumunuzun yakınında şişkin bir kütle hissederseniz, muhtemelen hemoroidiniz vardır. Rahatsızlığı azaltmak için, sık sık sıcak banyo yapın. Hemoroidli bölgeye soğuk bir tampon uygulamak da yararlı olabilir.

Hamileliğin son aylarında uyku sorunları da ortaya çıkabilir. Sık sık idrara çıkma ihtiyacı da uyku sorununa katkıda bulunur; bebeğinizin hareketleri de sizi uykusuz bırakabilir. Bazı kadınlar ise yalnızca uykularının kaçtığını düşünmektedirler.

Sizi uyanık tutabilen kafein içeren kahve, çay ya da koladan kaçının. Yatmadan hemen önce aşırı yemekten kaçının.

Bazı doktorlar yorulmanız ve uyuyabilmeniz için biraz daha fazla egzersizi önermektedirler. Bazı hamile kadınlarda sıcak bir banyo yararlı olabilir. Hiçbir şey yararlı olmazsa, kalkın, bir kitap okuyun ya da ev işleri yapın. Daha geç uyumayı deneyin.

Uykusuzluk ağırlaşırsa, doktorunuza başvurun. Bu durumda bazı doktorlar uyku hapları önermektedirler. Ancak, doktorunuz önermedikçe herhangi bir ilaç almayın.

Hemoglobininiz kanda oksijen taşıyan bir protein yeterli bir miktarın altına düşünce anemi (kansızlık) ortaya çıkar. Hamilelik sırasında hemoglobin miktarında küçük bir düşüş normaldir.

Genellikle, hamilelikteki anemi bir demir ya da folik asit yetersizliğine bağlıdır.

Hafif aneminiz varsa, hiçbir semptom görülmeyebilir ve durum tesadüfen rutin bir kan testinde teşhis edilebilir. Daha ciddi anemide, semptomlar arasında yorgunluk, soluksuzluk, bayılma, çarpıntı ve solgunluk bulunur.

Bu kısımda tartışılan diğer sorunların tersine anemi hem anne hem de çocuk için riskli olabilir. Kanama olduğu zaman, anemili anne, yeterli hemoglobini olan anneye göre kan kaybıyla daha zor başeder.

Çoğu doktor anemiyi önlemek için demir ve folik asit ilaveleri önermektedir. Karaciğer, yumurta, kuru meyva, işlenmemiş tahıl ve sığır etinde bulunan demir açısından zengin bir diyetle aneminin önlenmesine katkıda bulunabilirsiniz. Yeşil sebzeler iyi bir folik asit kaynağıdırlar.

Anemi olursanız, doktorunuz, hangi tip aneminin söz konusu olduğunu belirler ve uygun tedaviyi uygular. Genellikle, bu tedavi demir ve folik asit ilavelerini içerir.

Vücut dokularında biriken sıvı nedeniyle, hamilelik sırasında ödem (şişme) görülür.

Hamilelik sırasında aldığınız kilonun yaklaşık dörtte biri, alt bacaklar, ayaklar ve eller dahil olmak üzere vücudun çeşitli kısımlarında toplanma eğiliminde olan sıvıdan oluşur.

Uzun süre ayakta kaldıktan sonra bacaklarınızda ayak bileklerinizde ve ayaklarınızda şişme fark edebilirsiniz. Sorun genellikle günün sonunda ve sıcak havada daha da artar. Çoğu kadında bir gecelik dinlenmeden sonra bacaklar ve ayaklar normal boyutlarına ulaşırlar.

Parmaklar da çok sık şişen yerlerden biridir. Sabah kalktığınızda parmaklarınız bir düğme ilikleyemeyecek kadar sertleşmiş ya da şişmiş olabilir. Soğuk su kompresi şişkinliğin azaltılmasına yardımcı olur.

Bazı kadınlar yüzlerinin şiştiğini fark edebilirler. Yüzünüz, özellikle gözlerinizin çevresi, çok fazla şişerse, bu ciddi bir tıbbi sorun olan tokseminin bir belirtisi olabilir . Hemen doktorunuzu arayın.

Diüretikleri ancak doktorunuzun talimatıyla kullanın. Genellikle düşük tuzlu bir diyet yararlı olacaktır. Öğleden sonra uzanmak ve bacaklarınızı kaldırmak, bacaklarınızdaki şişmeyi azaltabilir.

0 yorum

Yorum Gönder